Hannover'de Alevi Toplumu Başkanlığına Yıldırım getirildi
Avrupa Postası’na konuşan Veli Yıldırım, “Bundan sonra örgütlenmemizde yeni bir dönem başlıyor,” dedi.
Derneği dışarıya tanıtmak ve tüm Hannover'deki demokrat sivil kuruluşlarla dayanışma içinde birlikte calışmanın önemini anlatan Yıldırım, sendikal calışmalara katılımı ve siyasi partilerle birlikte çalışmaların sürdürülmesini savunuyor. Ona göre Alevi gençlerin, faşist partiler haricinde tüm demokrat partilere üye olması ve politika yapması gerekli.
“Alevi gençlerin, yaşamakta oldukları ülkelerin dillerini, kültürlerini çok iyi bilmeleri örgütlenmede çok yararlı olacaktır. Yaşadıkları toplumla çok çabuk kaynaşmaya, önyargılı olmamaya özen göstermeleri gerekir. Alevi örgütlerinin uzun ömürlü olması için gençlik örgütlenme içine çekilmeli ve örgüt görevleri çok iyi tahlil edilmelidir. Almanya’da kalıcı olduğumuz olgusundan yola çıkarak yaşamın tamamında yerimizi almalıyız.”
Klasik dernekçilik veya lokalcilik anlayışıyla politika yapmaya karşı olduğunu özellikle vurgulayan Yıldırım, sözlerine şöyle devam etti: “Alman toplumunda hâlâ çözüm bulmamış sorunlarımız doğrultusunda mücadele vermek zorundayız. Bunun için de örgütsel yapılarımızda köklü değisikliğe gitmemiz gerkecektir. Son zamanlarda gelişen ırkçılığa, milliyetçiliğe, şovenizm ve yabancı düşmanlığına karşı tüm demokratik sivil kuruluşlarla birlikte mücadele bayrağını yükseltmeliyiz.”
Yıldırım, bütün okullarda Alevi çocuklara inançları doğrultusunda dersler, hapishanelerdeki Alevi gençlere Dedeler eşliğinde psikolojik destek sunulmasını savunuyor. Bunun dışında anadil eğitiminin önemini vurgulayarak okullarda çokdillilik prensibinin yaşama geçirilmesini istiyor.
Ona göre, günümüz koşullarında demokratik kitle dernekleri, görevlerini çok iyi tespit edip, toplumdan kaynaklanan sorunlar doğrultusunda örgütlenmek ve mücadele vermek durumunda. “Gövdemizle yaşadığımız ülkelerde düşüncemizle başka yerde olmamızın kendimize de örgütsel yapımıza da hiçbir faydası olmaz,” diyen Yıldırım, bu anlayıştan bir an önce vazgeçilmesinden, insanların yaşadıkları ülkelerde örgütlenme anlayış ve bilincine ermesindan yana.
Almanya’da, başka Avrupa ülkelerinde veya Türkiye’de olsun, dünyanın her yerinde insan haklarının çiğnenmesine, ötelkileştirmeye, horlanma ve sömürüye karşı sesimizi yükseltmemiz gerektiğini savunuyor. Alevi örgütlenmesi de diğer göçmenler ile hiçbir fark gözetmeden el ele mücadele vermek zorunda olduğunu vurguluyor.
“Örgütsel çalışmalarımızda, kendi örgütlerimizin dışında da mücadele veren tüm canlara karşı hoşgörülü yaklaşmak, onların verdiği mücadeleyi göz ardı etmemek boynumuzun borcudur. Alevi örgütlenmesinde emeği geçen tüm canlarımıza, bedel ödeyenlere, zamanlarını kendileri için değil de örgüt için harcayanlara selam ediyoruz. Alevi örgütlenmeleri bağımsız ve kendi iç dinamiğine göre hareket etmelidir. Hiç kimsenin arka kapısı ve bahçesi olmamalı, ilkeli birlik yöntemini geliştirmesi gerekir.”
Alevi örgütlenmesinin önündeki görevlerden birinin de göçmenlerle ilgili yeni projeler üretmek olduğunu belirten Yıldırım, Hannover Cemevi’nin maddi sıkıntılarına çözüm bularak çocuk yuvası, öğrencileri için öğrenci yurdu, yaşlılar için huzurevi ihtiyacını kısa sürede tamamlamak için çalışmalara girişmekten söz ediyor. Bunun için de bütün üyelerin yeni maddi olanaklar yaratma çabasında olmasının önemini ifade ediyor.
Cuma Yağmur / Hannover